Yanılsamalarla yaşıyoruz çoğu zaman.
Kalbimizin sağ tarafına sızıyor kirliliği diğer yanımızın.
O temiz çocuk gülümsemeleri,
Bilmem kaçıncı fahişenin bacak aralarında yitip gidiyor.
Masum bir sevgilinin dudaklarındaki tebessüm,
Göz yaşına dönüşüyor ansızın.
Sıkılıyoruz sebepsiz.
Sıkıldıkça ağlayamıyoruz da artık.
Tutup bir delilik vakti;
Un taşlarının arasında bizi öğüten hayata saldırıveriyoruz.
Don Kişot misali!
Sonra dönüp aynadaki aksimize tükürüyoruz.
Ellerimizdeki işlenmiş metaller yetmiyor canımızı almaya;
Vazgeçiyoruz.
Karanlığa dönemezdik ya arkamızı çocukken;
Aydınlığa da güvenmiyoruz artık...
Apaçık görünmedikçe dostlar,
Alayını düşman belliyoruz insanların.
Ve;
Önce öldürüp, sonra sorguluyoruz.
Murat IŞIK
yada iadi-i itibar veriyoruz
YanıtlaSil